RSS

Belçika üzerine notlar

Şehir küçük ve sevimli. Genelde 2-3 katlı tuğla binalar var, merkezde daha büyük taştan yapılma, heykelli meykelli süslü binalar ve kliseler mevcut. Rahatlıkla ara sokaklarda kaybolabiliyorsunuz, ama eninde sonunda daha önce geçtigim bir sokakğa çıkmayı hep başardım. Tabi efendi efendi haritaya bakıp gitme opsiyonu da var ama bir yer aranmıyorsam ve acelem yoksa tercih ettiğim yöntem değil.

Burdaki insanlar bisiklet üstünde yaşıyorlar denebilir, sırtında kocaman gitarıyla, arkasında 2-3 yaşındaki bebesiyle ya da mini eteğiyle bisiklete binen tonla insan var. Yağmur mağmur dinlemeden de biniyorlar valla. Genelde kaldırımın yanında bir de özel yollar var ama yol olmayan yerde de hiç kimse sıkıştırıp ezmeye çalışmıyor açıkcası.

Hava geldim geleli güneşliydi, keten pantolon ve kolsuz tshirtle gezindim genelde. (normal halim niye yeni bir şey gibi anlatıyorsam) Dün öğleden sonra yağmur başladı, sanırsam bu sabaha kadar aralıksız yağdı. Burda ilginç olan bir iki nokta var... Birincisi çiselemiş olsa da hiç bir yer sel suya gitmedi ya da çamur olmadı. Buna inşaat haline olan her yeri kazılmış sokağımın girişi de dahil. İkincisi ise bildiğimiz yağmur kokusunu ben alamadım :( Kimle yaptığımız muhabbetti hatırlamıyorum ama sanırsam bizim yağmur kokusu sandığımız şey aslında sokaktaki toz toprak! Neyse denildiği üzere yağmur buranın vazgeçilmeziymiş, kar kış beklerken biraz hayal kırıklığına uğramadım desem yalan olur.



Yiyecek içeceğe gelecek olursak. Bildiğiniz üzere favori abur cuburum Kellog's Special K kırmızı meyveliydi. Tabi ki Belçika da olunca çikolatasız olmaz, aynısının bitter çikolata parçalısını üretmişler. En sevdiğim iki şey bir arada :)) Bir süre klasik kahvaltım olma özelliğini koruyacak sanırsam.



Bu adamlar bir de çeşit çeşit biralarıyla bilinirler. İlk fantastik denememi yol üstünde rastladığım makine tarafından işletilen bir dükkandan aldığım vişneli bira ile yaptım. Olsa da olur olmasa da olur bir lezzet benim için, ya da pembe bira kavramına henüz o kadar hazır değilim kim bilir? Alkol iskandinavyanın aksine ucuz burada, gene de hala çok içecek param yok!

Gelelim herkesin merak ettiği güzel insanlar nerede sorusuna... Efendim beklentilerimin aksine bu insanlar genelde kumral ve açık tenli olsalar da güzel ya da güler yüzlü değiller. Düne kadar olan zamanda toplamda bir tane çok güzel kız ve sıfır tane yakışıklı oğlan görebildim (okul açılınca oranın yükselmesini ümit ediyorum hala). Dün öğrenci kimliğimin yanında beleşe verdikleri spor kartıyla nereye girebilirim diye öğrenmeye çalışırken bütün hoş oğlanların fitness salonu civarında gezindiğini farkettim, artık üye olacaz yapacak bir şey yok :))) Ama önce 4 gündür ortalama 6-7 saat yürüdükten sonra varlığının bile farkında olmadığım ağrıyan kaslarımı bir dinlendirmem gerekiyor.

Onun dışında hatunlar (gençler) genelde at gibiler. Zaliha yanlarında kısa ve dal gibi kalır öyle diyim, bir de utanmadan nerdeyse hepsi topuklu ayakkabı ile geziyorlar. Bizim kokoşlar gibi sokağa çıkmadan bir kaföre gideyim de fön çektireyim diye bir adetleri de yok allah şükür. Hiç kimse makyaj yapmıyor, hatta çoğunluk kaşını bile almıyor ?!? Özet olarak ben bile buraya fazla bakımlı ve süslü kaçtım sanırsam. Bana laf sokan ve beğenmeyen arkadaşlara burdan selam ederim :P

Neyse şimdilik bu kadar, gidip salata yapıp yiyecem, ordan da günlerdir ulaşamadığım Erasmus kordinatörüme uğrayıp belediyeye kayıt yaptırcam. Yorum yazın, beni yalnız bırakmayın!!

3 yorum:

limoncicegi dedi ki...

kizim bende onlar kadar sarisin olsam ben de almam tuylerimi, ama oyle degil iste; alinmayan kas el kadar yer kaplayinca :)) almak lazim ... Sen su spor salonunu bir kesfet bakalim icinden neler cikacak ?? civcivi var kusu var horozu var : ))

Denis dedi ki...

yok be ne el kadarı, valla kalem kadar kalinlar :P yoksa nasil dikkatimi çeksin?

Adsız dedi ki...

selam ben volkan bizi bir keşiş edası ve anlatımıyla bilgilendirdigin için teşekkürler gitmesekte belkide hiç gidemeyecek olsakta sayende azda olsa bilgilendikbenyerinde olsam bir fıt da olsa deneyebildigim kadar denerdim.....kendine cici bak....bol bol gez tadını çıkar.tüm orada olmak isteyipte olamayanlar yerine. en çokta benim....SEVGİLER ....Volkan Aspir sansar_volkie@hotmail.com